27 Temmuz Cumartesi, 2024

Hepsiburada Premium, 2. Yılını 16-22 Temmuz’da Gerçekleşecek Büyük Premium İndirimleri ile Kutlayacak

İki yıl içinde 2,6 milyon kullanıcıya ulaşan Hepsiburada Premium, sunduğu avantajlarla üyelerine toplam 9,9 milyar TL değerinde fayda sağladı. Hepsiburada, 16 Temmuz’da başlayacak olan Büyük Premium İndirimleri ile kullanıcılarına özel fırsatlar sunacak.

Hepsiburada’nın üyelik bazlı sadakat programı Hepsiburada Premium, ikinci yılını doldururken kullanıcılarına sunduğu avantajlarla dikkat çekiyor. Bu süre zarfında Premium’lulara toplamda 9,9 milyar TL’lik fayda sağlayan program, kullanıcılarının alışveriş deneyimini daha ayrıcalıklı, kazançlı ve keyifli hale getirmeye devam ediyor. Hepsiburada Premium’un ikinci yaşına özel Büyük Premium İndirimleri, 16-22 Temmuz arasında gerçekleşecek.

Hepsiburada Premiumlular birbirinden cazip avantajlar kazandı

Hepsiburada Premium üyeleri, iki yıl içinde üyelere yapılan özel kampanya ve indirimlerle 6 milyar TL fayda elde ederken, alışverişleriyle toplamda 649 milyon TL Hepsipara kazandı. 38 milyon siparişte ücretsiz kargodan yararlanan Premium’lulara bu avantajla da 1,3 milyar TL’lik bir tasarruf sağlandı.

Hepsiburada Premium’un sunduğu hediye BluTV üyeliğiyle kullanıcılar 2 yılda toplamda 100 milyon saat BluTV içeriklerini izledi.

İki yıl içinde Premium üyeleri, Petrol Ofisi’nden 113,9 milyon puan kazandı. Bu puanlar, akaryakıt alımlarında indirim ve avantajlar sağladı.

Premium üyeleri üyelikleri boyunca ücretsiz randevulu teslimat hizmetinden yararlandı. Bu hizmet, kullanıcıların siparişlerini istedikleri zaman aralığında teslim alabilmelerini sağlayarak büyük bir kolaylık sundu.

Hepsiburada Premium rakiplere göre 3 kat fazla kazandırıyor

Hepsiburada Premium, ayda ortalama 4 online sipariş veren kullanıcılarına ayda 835 TL, yılda 10.020 TL kazandırıyor. Premiumlular, 4 kargo hizmetinden 180 TL değerinde tasarruf sağlarken, kapında iade ve randevulu teslimat hizmeti için de 50 TL’lik bir indirim elde ediyor. 100 TL değerinde geri kazanma fırsatından faydalanan üyeler, 179,90 TL değerinde hediye BluTV üyeliğine sahip oluyor. Birer kez Burger King indirimi, kahve indirimi, %35 indirimli araç kiralama, %50 indirimli mobilya montajı, öncelikli çağrı merkezi kullanımı ve Premium özel kampanyalarından 2 kez deterjan satın alan üyeler toplamda 835 TL kazanç elde etmiş oluyor. Kullanıcılarına sunduğu bu kapsamlı avantajlarla alışveriş deneyimini daha ekonomik ve keyifli hale getiren Hepsiburada Premium, üyelerine her geçen gün daha fazla değer katmaya devam ediyor.

Alışveriş deneyimini daha ayrıcalıklı ve keyifli hale getiriyoruz

Konuyla ilgili düzenlenen toplantıda basınla bir araya gelen Hepsiburada Pazarlama Grup DirektörüGörkem Dereli, Hepsiburada Premium’un ikinci yılında ulaştığı başarıdan çok memnun olduklarını söyleyerek sözlerine şöyle devam etti: “Hepsiburada Premium, Türkiye’de geliştirilen ilk e-ticaret üyelik bazlı sadakat programı, bu programla Premium’lulara iki yılda 9,9 milyar TL’lik fayda sağlayarak, müşterilerimizin alışveriş deneyimlerini bir üst seviyeye taşıma hedefimizi gerçekleştirdik. İki yıl gibi kısa bir sürede 2,6 milyon kullanıcıya ulaşmak, Premium’un sağladığı faydanın müşterilerimiz nezdinde de kabul gördüğünün önemli bir göstergesi.  Üyelerimizin alışveriş deneyimini daha ayrıcalıklı ve keyifli hale getirmek için sunduğumuz avantajlar ve özel indirimler onların günlük yaşamlarına değer katıyor.”

Kullanıcılarımızın bütçesine doğrudan katkı sağladık

Ücretsiz kargo hizmetinden hediye BluTV üyeliğine, akaryakıt puanlarından randevulu teslimat hizmetine kadar, Hepsiburada’nın geniş bir yelpazede sunduğu ayrıcalıkların, kullanıcı memnuniyeti ve sadakatini artırmada önemli rol oynadığını ifade eden Dereli, “Özellikle, yüz milyonlarca Hepsipara kazandırarak alışverişlerde ek indirimler sağlamak, kullanıcılarımızın bütçelerine doğrudan katkı sağladı. Hepsiburada olarak, kullanıcılarımızın ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılamak ve onlara her alışverişte daha fazla değer katmak için durmaksızın çalışıyoruz.” dedi.

En çok tercih edilen kategoriler ve ürünler

  • Hepsiburada Premium üyeleri, en fazla süpermarket, züccaciye, sağlık-güzellik, ev tekstili ve kırtasiye kategorilerinden alışveriş yaptı.
  • Süpermarket kategorisinde en çok satılan ürünler sırasıyla yüzey temizleme mendili, fındık kreması, soda ve tuvalet kağıdı
  • İki yıl içinde 147 ton, yani 1,4 milyon adet soda tüketen Premium üyeleri, 681 ton fındık kreması, 1 milyon yüzey temizleme mendili satın aldı. Dünyayı 8 kez dolaşacak uzunlukta, 36 milyon adet tuvalet kağıdı sipariş
  • Züccaciye kategorisinde en fazla döküm tava seti, sağlık-güzellik kategorisinde saç bakım toniği ve bitkisel bakım kompleksi tercih edilirken, ev tekstili kategorisinde otel yastığı satın alındı.

Randstad, 2024 Yetenek Trendleri raporunu yayınladı

Dünyanın lider yetenek şirketi Randstad, 2024 Yetenek Trendleri raporunu yayınladı. Rapora göre önümüzdeki dönemde yapay zeka alanındaki gelişmeler, kurumlarda yeteneğin işlenme biçimini etkileyecek. Randstad Türkiye Genel Müdürü Ufuk Gedikli, İK yöneticilerinin rutin iş yükünü üretken yapay zeka uygulamalarına aktararak, yetenek geliştirmeye daha fazla odaklanabileceklerini ifade etti.

Randstad’ın 2024 Yetenek Trendleri raporu iş dünyasındaki değişimin, salgından bu yana hızlandığını ortaya koyuyor. Son dönemde ortaya çıkan ve mevcut trendlerin birçoğu hızla değişime uğrarken, iş hayatına bakış açısı ve iş yapma şekilleri de yenileniyor. Çalışma hayatında esneklik beklentisi, mevcut yetenek arzının güncel taleple örtüşmemesi ve birden fazla kuşağı içinde barındıran iş ortamları, şimdi de yapay zekanın üretken ve diğer formları nedeniyle dönüşüme uğruyor. Tüm bu faktörler iş hayatının ve yetenek yönetiminin geleceği yazılırken; yeni fikirlere, yeni düşünce şekillerine ihtiyacımız olduğu anlamına geliyor.

Tepe yöneticilerinin yüzde 72’si, beceri açığının işletmeleri için büyük zorluk yaratacağı kanaatinde

Randstad tarafından yapılan 2024 Yetenek Trendleri araştırmasında, küresel olarak 21 pazarda 1,076 tepe yöneticisi ve insan sermayesi liderinin görüşlerine başvuruldu. Araştırma, işverenlerin günümüz zorlu ortamlarında işletmelerinin ihtiyaç duyduğu becerilere ulaşma konusundaki endişelerinin arttığını ortaya koydu. Ankete katılanların neredeyse üçte ikisi (%72), beceri açığının yakın gelecekte işletmeleri için daha büyük zorluklar yaratacağını bildirdi; bu oran geçen yıla göre artarak %64’e ulaştı ve 2019’dan beri en yüksek seviyede oldu. Dahası, katılımcıların %77’si artan otomasyonun işgücü planlamasını etkilediğini ve organizasyonlarında gereken yeteneği değiştirdiğini söyledi, bu da Yetenek Trendleri araştırmasının geçmişinde kaydedilen en yüksek seviyesine ulaştı.

Yeni çağda yapay zeka ve insan zekası birlikte çalışarak iş gücünü optimize edecek

Yapay zeka ve insan zekasının bir arada çalışarak optimize edilmiş bir iş gücü elde etme çağı olması beklenen bu dönemde, inovasyon ve fikir geliştirme fonksiyonları eskisine göre çok daha erişilebilir olacak. Ayrıca pek çok kurumda yapay zeka kullanımının yetenek yönetimi yaşam döngüsünde hızla arttığı gözlemleniyor. Giderek daha fazla sayıda kuruluş, üretken yapay zeka kullanarak iş tanımları yazma, beceri ontolojileri oluşturma, adayları bulma ve taramanın yanı sıra mülakat programlama gibi zaman alan işleri yönetebiliyor. Kuruluşların bir bölümü ise bünyelerindeki yetenek hareketliliğini ilerletmek, yüksek potansiyelli yetenekleri belirlemek ve öğrenme ve geliştirme planları oluşturmak için teknolojiden yararlanıyor. Randstad’ın desteklediği birçok önde gelen organizasyon, yapay zeka stratejilerine büyük yatırımlar yapmış durumda.

Beceri odaklı dönüşen kurumlarda teknoloji ve yapay zeka, işgücü planlamasında giderek daha önemli hale gelecek

Teknoloji ve yapay zeka, işgücü planlamasında giderek daha önemli hale gelecek, çünkü beceri ihtiyaçları giderek daha öngörülmez hale geliyor, beceri arzı talebe yetişemiyor ve işverenler kurumlarını beceri odaklı organizasyonlara dönüştürüyor. Bu dönüşüm aşamasında, işverenler stratejilerini değil, aynı zamanda beş B üzerinden düşünecek: Becerileri satın almak, becerileri geliştirmek, becerileri ödünç almak, becerileri terketmek (yeniden öğrenmek) ve botları (yapay zeka) bir beceri olarak düşünmek.

İnsan sermayesi liderleri, teknolojinin potansiyelini etik bir şekilde maksimize etmenin zorluğuyla karşı karşıya.

Yetenek liderlerinin yüzde 56’sı dijital dönüşüme ayak uyduramadıklarını söylüyor

Bu yılın Yetenek Trendleri araştırması, yetenek liderlerinin kendilerini hazırlıksız hissettiklerini gösteriyor; %56’sı dijital dönüşümün çok hızlı ilerlediğini ve ayak uyduramadıklarını belirtiyor. Ancak teknolojinin ötesinde, yetenek liderlerinin ileriye dönük karşılaşmayı bekledikleri iki başlıca zorluk beceriye dayalı: Zor bulunan becerilerin talebinde artan rekabet (%34) ve özel becerilerin giderek azalması (%32). Tüm bu gelişmeler olurken, bu yıl İK’nın daha azla daha fazla yapması, yani verimli olması bekleniyor (%64).

Randstad Türkiye Genel Müdürü Ufuk Gedikli, yapay zeka alanındaki gelişmelerin kurumlarda yeteneğin işlenme biçimini etkileyeceğini ifade etti. Gedikli, her yıl güncel içgörüleri ortaya koyan Yetenek Trendleri raporunda sözü edilen endişelerle başa çıkma yöntemleri önerdi. Gedikli’ye göre, kurumların merkezindeki teknolojiyi ve çalışanları güçlendirmenin ve potansiyellerini açığa çıkarmak için üç alana odaklanılabilir:

Teknolojiyi etkinleştirme: Teknolojinin, yetenek stratejileriniz konusunda önceden imkansız olanları mümkün kılabilme yollarını keşfetme ve anlama

Yetenek yetkinliği: Yetenek devrimini benimseme, kariyer yolculukları boyunca yetenekleri işe almayı ve geliştirmeyi yeniden düşünme, özellikle de hedeflere, hangi işlerin temel ve etkili olduğuna ve işgücünü sürekli akış halinde tutmanın yollarına özel bir vurgu yapma

Güçlendirici deneyimler: Sadece yetenek beklentilerini karşılamakla kalmayıp, aynı zamanda insanları sürekli olarak yüksek oranda katılıma ve sürekli çaba göstermeye istekli hale getiren kültürler ve çalışan deneyimleri oluşturma.

Çalışanlara kültür, amaç ve öğrenme isteğini aşılamak için koordineli bir çaba sayesinde hızla değişen bir pazarın dinamikleri için hazır ve katılımcı bir işgücü elde edilmesini sağlar. Kurumlar için kalıcı başarının anahtarı, insan potansiyelini belirlemekte ve yatırım yapmaktadır. Raporun tamamına erişmek için www.randstad.com.tr

Pazarlama profesyonelleri, MMA Smarties Next! Meet-Up etkinliğinde buluştu.

SMARTIES NEXT! Meet-Up etkinliği MMA Türkiye tarafından 7 Haziran’da Salt Galata’da düzenlendi. İçeriği, 16 Aralık’ta Swissotel’de gerçekleştirilecek SMARTIES NEXT! Conference’ın bir modellemesi olarak hazırlanan,modern pazarlama alanında çalışan 400’den fazla sektör uzmanının katıldığı etkinlik MMA Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Didem Namver’in açılış konuşması ile başladı. Namver, “Bugün, hem yılın geride bıraktığımız kısmında pazarlama dünyasında neler yaşandığını hem de bu yazın yoğun gündemini konuşacağız. Pazarlama, teknoloji ve inovasyon alanında önemli konuları ele alacağız. Yapay zeka tabii ki yılın en çok konuşulan konu başlıklarından biri ve hayatımızın her alanında etkili. Bu nedenle birkaç dikeyde yapay zeka uygulamalarını ele almak istedik.” dedi.

Etkinliğin ilk panelinde LC Waikiki E-Ticaret Genel Müdür Yardımcısı ve Yönetim Kurulu Üyesi Ömer Barbaros Yiş ve Stay Influence Kurucusu ve CEO’su Orhan Beyazıt, yapay zekanın e-ticareti nasıl etkilediği; modaya ve tüketiciye nasıl yön verdiğini anlattılar. Beyazıt, “2021 yılında oturduk, 1 hafta çalıştık, kendi e-ticaret platformumuzu açtık. 1 sene bunu geliştirdik ve kendi pazaryerimizin lansmanını yaptık. Amacımız lcw.com’u global bir pazaryeri olarak konumlamak. Her şeyi kendi içimizde yapamayız, yapay zeka konusunda start-up’lar ile çalışıyoruz. Müşterinin hayatını kolaylaştıracak iyileştirmeleri yapay zeka ile yapacağız” dedi.

Mastering the game of sports marketing panelinde, PepsiCo CSD Marka Yöneticisi Büşra Türkmen ve PepsiCo Türkiye TCP ve Basın Yöneticisi Canol Genel PepsiCo’nun UEFA Şampiyonlar Ligi sponsorluğu kampanyalarının detaylarını; Allianz Türkiye Pazarlama Direktörü Murat Toz umut duygusunu yaygınlaştırmak için markalara düşen görevi, “Başarmak için Başlamak Gerek” projesine altın madalyalı paralimpik yüzücü Sümeyye Boyacı ile başladıklarını, 2024 Paris Olimpiyat Oyunları’na hazırlanan milli sporcular, Olimpiyat ve Dünya Şampiyonu Milli Okçu Mete Gazoz ve Dünya Avrupa Şampiyonu Milli Tekvandocu Merve Dinçel sponsorluklarını anlattılar.

SPORTSQR Kurucu ve Sports Yorumcu ve Sunucuları Gökhan Abdik ve Müjdat Muratoğlu ve Fropie e-ticerat ve Dijital Pazarlama Müdürü Merve Peker katıldıkları oturumda, Olimpiyat Oyunları ve Avrupa Futbol Şampiyonası sebebi ile spor dolu geçecek yaz sezonu için planlanan geleneksel ve dijital spor pazarlaması detayları; markaların başarısı için dijital spor kanallarından nasıl yararlanılabileceği anlatıldı.

Stradesco Ajans Başkanı, LinkedIn Influencer’ı ve çocuk kitapları yazarı Zeynep Kömürcü Bulut, Selin Madak Consultancy Kurumsal Eğitmen, Start-up Mentoru ve Influencer Selin Madak, LinkedIn Influencer – HR ve Kariyer Danışmanı ve Eğitmen Sinem Işık, Yönetim ve Teknoloji Danışmanı, CXO, Mentor, Yazar ve LinkedIn İçerik Üreticisi Cem Tokbay ve Eti’nin Medya Yöneticisi Ayça Güçlüoğlu’nun katıldığı oturumda yapay zekanın pazarlamayı nasıl değiştirdiği ve bu yeni teknolojiden bütün markaların nasıl yararlanabileceği, yapay zekanın pazarlamayı değiştirmesinin olumlu ve olumsuz yönleri ve buna uyum sağlamak için gerekli stratejiler konuşuldu.

2023 yılında verilen SMARTIES Türkiye Ödülleri’nde göz kamaştıran bir başarıya imza atarak “Best in Show” ödülünü kazanan Amazon Türkiye’den Influencer İlişkileri Müdürü Barın Özgirgin ve geçtiğimiz Aralık ayında düzenlenen SMARTIES NEXT! Conference’a damga vuran içerik üreticisi Berk Keklik (Uberküloz) göz kamaştıran kampanyaların ardındaki stratejileri ve ödül yolculuğunu anlattılar; başvuruları alınmaya başlanan 2024 yılı SMARTIES Türkiye Ödülleri için dikkat edilmesi gereken konuları paylaştılar.

Penti CMO’su ve Yönetim Kurulu Üyesi Cristina Polini, AU Inova Lab. Direktörü Doç. Dr. Dicle Yurdakul, Mastercard Tüketici Pazarlaması ve Sponsorluk Başkan Yardımcısı Ceren Türkben Kaya ve MMA Global MEA CEO’su Melis Ertem’in katıldığı “Güçlü Kadınlar, Güçlü Markalar” oturumunda kadınların iş hayatında, özellikle pazarlama alanında güçlendirilmesi, kadınları güçlendirmenin ne anlama geldiği, iş hayatında bir kadın olarak karşılaşılan zorluklar ve şirketlerin kadın çalışanları veya kadın müşterileri güçlendirmek için neler yaptıkları konuları ele alındı.

Etkinliğin son konuşmacısı Adobe Certified Expert Niyazi Yıldırım “Creative Fusion: Unleashing the Power of AI in Entertainment & Creativity” başlıklı konuşmasında imkansızın sınırlarını zorlayan yeni yapay zeka süper güçleriyle çalışmayı ve yaratıcılığı değiştiren yazay zeka destekli Adobe uygulamalarını anlattı ve Kasım ayında yeni eklenecek Adobe uygulamalarına değindi.

Kapanış konuşmasında MMA Global MEA CEO’su Melis Ertem, 16 Aralık’da düzenlenecek SMARTIES NEXT! Conferance’a herkesi davet etti; SMARTIES AWARDS Türkiye’24’e başvuruların başladığını, 6 ana kategoride verilen ödüllere bu yıl Aİ kategorisinin de ilave olduğunu söyledi ve güzel bir yaz dönemi diledi.

Etkinlik, “SMARTIES Yaza Merhaba” Partisi ile tamamlandı.

Uluslararası Ağları Etkinleştirme: Türk Girişimcilik Ekosistemini Güçlendirme Raporu yayınlandı

Endeavor Türkiye ve Akbank, ‘Uluslararası Ağları Etkinleştirme: Türk Girişimcilik Ekosistemini Güçlendirme Raporu” ile yurt dışındaki Türk girişimcileri mercek altına aldı. Alanında ilk olan bu araştırma, Türk girişimcilerin küresel çapta çalışmalarını incelerken, Türkiye’deki ekosistemle olan bağına da ışık tutuyor. Böylece Türkiye’den daha fazla girişimin dünyaya açılması ve ekosistemin güçlenmesi için veri odaklı öneriler sunuyor.

Endeavor Türkiye ve Akbank iş birliğiyle hazırlanan ‘Uluslararası Ağların Etkinleştirme Türk Girişimcilik Ekosistemini Güçlendirme Raporu”, Türkiye’nin büyüyen şirketleri için uluslararası alanda faal Türk girişimcilerin taşıdığı değeri ortaya koyuyor.

Alanında ilk olan bu araştırmanın Türk girişimcilik ekosisteminde henüz dokunulmamış bir potansiyele işaret ettiğini belirten Akbank Bireysel Bankacılık ve Dijital Çözümler Genel Müdür Yardımcısı ve Endeavor Türkiye Yönetim Kurulu Üyesi Burcu Civelek Yüce; “Akbank olarak inovasyon merkezimiz Akbank LAB, kurum içi girişimcilik platformumuz Akbank+, uluslararası kurumsal girişim sermayesi kolumuz Akbank Ventures ve start-up ve teknogirişimcilere özel hizmet sunduğumuz Akbank Girişim Bankacılığı gibi önemli atılımlara sahibiz. Endeavor Türkiye başta olmak üzere farklı kurumlarla iş birliği içerisinde girişimcilere yönelik özel programlar ve destek mekanizmaları sunuyoruz.

Tüm bu inisiyatifleriyle ekosistemin öncüleri arasında yer alan Akbank olarak, Türkiye’nin uluslararası bağlarını güçlendirmemiz, deneyim, uzmanlık ve know-how paylaşımına hız katmamız gerektiğine inanıyoruz. Ülkemizde bir ilki temsil eden Endeavor Insight araştırması da Türkiye’nin bu anlamda yurt dışında önemli bir kaynağa sahip olduğunu gösteriyor. Türkiye girişimci ağı bugün ABD’den Birleşik Arap Emirlikleri’ne çok geniş bir coğrafyaya yayılmış durumda. Uluslararası arenada faal olan girişimcilerimiz yüksek teknik bilgi gerektiren işlerde uzmanlaşıyor. Yapay zeka, makine öğrenimi, yazılım gibi geleceğin teknolojileri alanında uzmanlığa sahipler ve sergiledikleri performansla da fark yaratıyorlar. Bu deneyimi ve kaynağı da Türkiye’ye aktarmaya, böylece daha fazla girişimin dünyaya açılmasında rol almaya hazır ve istekliler. Bunu sağlayabilmek için Endeavor araştırmamızın veri temelli önerilerinden faydalanmak, sistemli bir iletişim ve dayanışma ağı yaratmak büyük önem taşıyor. Akbank olarak bu adımların atılmasına öncülük etmeyi bir misyon olarak ele alıyoruz. Hem finansal hem de finansal olmayan destek mekanizmalarının oluşturulması, deneyim paylaşımı ve ekosistemin güçlendirilmesi için yenilikçi çözümler geliştirmeye devam edeceğiz” dedi.

Endeavor Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Emre Kurttepeli ise;  “Endeavor olarak, tüm girişimci adaylarına ve Endeavor Girişimcilerine özellikle son 5 senedir altını çizerek verdiğimiz mesaj, her zaman global düşünmeleri yönünde. Bugün duyurduğumuz araştırma ile, yurt dışındaki Türk girişimcilerin ayak izini sürerken, ekosistemimizi geliştirmek adına bu ağın ne kadar değerli olduğunu, veriler ile görme fırsatına erişiyoruz. Türkiye’den dünyaya açılan girişimcilerimizin yarattığı değeri ve bu süreçte edindikleri deneyimleri paylaşmak, ülkemizin girişimcilik ekosistemini daha da güçlendirmek için büyük bir öneme sahip. Global arenada başarılı olmanın yolu, sadece yenilikçi fikirler geliştirmekten değil, aynı zamanda bu fikirleri dünya çapında hayata geçirebilecek bir vizyon ve strateji oluşturmaktan geçiyor. Bu bağlamda, girişimcilerimizin küresel düşünme yeteneği, başarının anahtarı.

Birlikten kuvvet doğar, sözünü hepimiz çok iyi biliriz. Girişimcilik ekosisteminde de bu prensip büyük bir geçerliliğe sahip. Farklı coğrafyalarda iş kurmuş girişimcilerle kurulan işbirlikleri, yeni pazarlara açılma ve farklı bakış açıları kazanma noktasında yakın gelecekte önemli fırsatlar sunacak. Birlikte çalışarak, güçlü bir sinerji yaratabilir ve Türkiye’nin girişimcilik alanındaki potansiyelini en üst seviyeye çıkarabiliriz.

Endeavor olarak bu araştırmayı bir başlangıç olarak görüyor ve bu bağlantıların kuvvetlendirilmesi adına Akbank’la birlikte uzun vadeli çalışmalarımıza başlıyoruz. Çalışmalarımızdaki en büyük destekçilerimizden Akbank’a teşekkür ederken, yurt dışında başarıya ulaşmış ve bu çalışmaya katkı sağlamış tüm girişimcilere başarılarının devamını diliyorum” şeklinde konuştu.

Türkiye’nin Uluslararası Arenadaki Girişimcileri Güçlerini Türkiye’ye Sunmaya Hazır

Endeavor Insight, alanında ilk olan bir araştırmayla, yurt dışında çalışmalarını sürdüren 400 Türk girişimciyle yapılan görüşmelerle girişimcilerin Türk girişimcilik ekosistemini destekleme potansiyellerini değerlendirdi. Araştırma yurt dışındaki Türk girişimcilerin küresel faaliyetlerine ışık tuttu:

  • Yurt dışındaki Türk girişimcilerin %50’sinden fazlası Amerika Birleşik Devletleri’nde ve %20’si İngiltere’de faaliyet gösteriyor. Almanya ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi farklı bölgelerde de Türk girişimcilerin faaliyetleri bulunuyor.
  • Türk girişimcilerin faaliyetleri yapay zeka ve makine öğrenimi, tüketici uygulamaları ve yazılım, kurumsal yazılım ve reklam teknolojileri gibi alanlarda yoğunlaşıyor. Bu, Türkiye’deki yerel ekosistemle de paralellik gösteriyor.
  • Girişimcilerin %70’ten fazlası Türkiye’de ekiplerle çalışıyor veya ülkede operasyonları bulunuyor. Ayrıca girişimcilerin %35’i, çalışanları arasında daha sonra kendi girişimini kuranların olduğunu belirtiyor.
  • Araştırmaya katılan girişimcilerin %69’u mentörlük yapıyor ve bu grubun %53’ü Türkiye’deki girişimcileri destekliyor.
  • Yurt dışındaki girişimcilerin %40’ı Türkiye’de yatırım yapmaya istekli olduğunu belirtiyor.
  • Kendilerine Türkiye’deki girişimci ekosisteminin gelişimi için mentorluk yapma, yatırım yapma veya ağlarındaki insanlarla tanıştırma konusunda ne düşündükleri sorulduğunda, girişimcilerin %97’si yardımcı olmaya istekli veya çok istekli olduğunu bildirdi.
  • Ancak girişimcilerin yaklaşık %90’ı Türkiye’deki ekosistemle bağlantı kurmalarını sağlayan bir mekanizma olmadığını belirtiyor. Bugüne dek sağlanan ilişkiler bireysel çabanın ürünü.

Türkiye’nin girişimcilik ekosistemini güçlendirecek adımlar

Endeavor Insight araştırmacıları, yurt dışındaki Türk girişimcilerle yapılan görüşmelerden yola çıkarak ekosistemi güçlendirecek adımları belirledi.

1. Yurt dışındaki ağın şekillenmesi: Yurt dışındaki Türk kurucuların Türkiye’yle ilişkilerini devam ettirmek amacıyla fırsat ve teşvikler yaratılabilir.

2. Destek mekanizmalarının şekillendirilmesi: Kurucuları eşleştiren ve birbirleriyle iletişimini sağlayan mekanizmaları geliştirilebilir.

3. Pazarlara açılım ve küresel politikaların desteklenmesi: Yerel destek kuruluşlarının girişimcilerin yeni pazarlara açılmasına hizmet sunma kapasitesi artırılabilir.

4. Geri verme kültürü oluşturulması: Yerel ekosistemi desteklemek amacıyla kilit pazar ve segmentler konusunda en bilgili Türk kurucular teşvik edilebilir.

5. Rol modellerin öne çıkarılması: Yerel ekosisteme halihazırda katkı sağlayan Türk asıllı kurumların görünürlüğü artırılabilir.

2024 Work Trend Index, çalışanların yapay zeka kullanımının hızla arttığını gösteriyor

Microsoft’un LinkedIn ile iş birliği içinde hazırladığı ve çalışanların yapay zeka kullanım tercihlerini mercek altına alan yeni Work Trend Index Raporu, yapay zekanın iş gücünün dönüşümünü geniş anlamda nasıl etkilediğini gözler önüne seriyor. 31 ülkede 31 bin kişiyle yapılan görüşmelerin analizini içeren rapor, çalışma hayatında yapay zeka temelli teknolojilerin giderek daha fazla kullanılacağına işaret ediyor. Son bir yıl içinde profillerine Copilot ve ChatGPT gibi yetkinlikler ekleyen LinkedIn üyelerinin sayısında 142 kat artış görülüyor. Teknik işlerde çalışmadığı halde yapay zeka becerilerini geliştirmek amacıyla LinkedIn’in eğitim programlarından faydalanan profesyonellerin sayısı ise %160 artmış durumda. Deneyimli fakat yapay zeka yetkinliği bulunmayan bir çalışan yerine daha az deneyimli fakat yapay zeka yetkinliklerine sahip bir çalışanı işe almayı tercih edeceğini belirten liderlerin oranı ise %71. 

Yapay zekanın her alanda kullanılmaya başlanmasıyla birlikte, değişime ayak uydurmak isteyen şirketler ve çalışanların üzerindeki baskı da arttı. Yapay zekanın iş hayatında kullanımının zorunlu hale geldiğini düşünen ve ROI’ye (yatırımın geri dönüşü) olan etkisini göstermek isteyen yöneticilerin çoğu, iş yapay zeka kullanımını bireyselden çıkarıp bütüne yayma konusunda gerekli planları yapma ve hayata geçirmeye gelince yetersiz kalıyor. Bazı meslek profesyonelleri çalışma pazarının çehresini değiştiren yeni yapay zeka ekonomisi nedeniyle işlerini kaybetmekten korkarken, veriler toplumun farkında olmadığı bir yetenek açığı sorununa işaret ediyor. Mevcut tabloda yeteneklerini geliştirmeye ve yeni bir kariyer yoluna girmeye hazır olanlar için büyük fırsatlar olduğu görülüyor.

Yapay zekanın çalışan ekosisteminde uzmanlığı da demokratize ettiğini belirten Microsoft CEO’su Satya Nadella, “Son araştırmamız yapay zekanın organizasyonların daha doğru kararlar verebilmesi, daha iyi iş birliği yapabilmesi ve bunların sonucunda  daha iyi sonuçlar elde edebilmesi için büyük fırsatlar sunduğunu ortaya koyuyor” dedi. LinkedIn CEO’su Ryan Roslansky ise, “Yapay zeka işlerin tanımını değiştirirken bizim de yeni rehberlere ihtiyaç duyduğumuz ortada. Organizasyonların içinde yetenek gelişimine alan açma; durağanlık yerine çevikliği teşvik ederek rekabet avantajı yaratma; daha verimli ve etkileşimi yüksek ekipler oluşturma sorumluluğu liderlere düşüyor” diyerek liderlerin kültür değişiminde oynadığı rolün önemine vurgu yaptı.

Microsoft’un LinkedIn ile iş birliği içinde hazırladığı ve çalışanların yapay zeka kullanım tercihlerini mercek altına alan yeni Work Trend Index Raporu, yapay zekanın iş gücünün dönüşümünü geniş anlamda nasıl etkilediğini gözler önüne seriyor. 31 ülkede 31 bin kişiyle yapılan görüşmelerin analizini içeren rapor hazırlanırken aynı zamanda LinkedIn’de yükselişte olan işe alım trendlerinin, trilyonlarca Microsoft 365 üretkenlik sinyalinin ve Fortune 500 müşterileriyle yapılan araştırmaların da dikkate alındığı belirtiliyor. Rapor, meslek profesyonellerine ve yöneticilere yapay zekayı işlerine entegre etmek için nasıl aksiyon alacakları konusunda fikir veriyor. Raporda öne çıkan 3 başlık şöyle;

1. Çalışanlar iş yerinde yapay zeka kullanmak istiyor ve bunun için şirketlerin harekete geçmesini beklemeyecekler

Bilgi çalışanlarının %75’i iş yerinde yaratıcı yapay zeka kullanıyor. Yapay zekayı son 6 ay içinde kullanmaya başlamış olanların oranı ise %46. Baskı altında ve çok yoğun şekilde çalışanlar, yapay zekanın kendilerine zaman kazandırdığını, yaratıcılığı artırdığını ve önemli işlere odaklanmalarını mümkün kıldığını belirtiyor. Yöneticilerin %79’u yapay zeka kullanımının rekabet gücü kazanmak için hayati önem taşıdığına inanırken; %59’u yapay zekanın sunduğu üretken çıktının miktarını ölçemediğinden şüphe duyuyor. %60’lık bir kesim ise şirketinin yapay zeka uygulamalarının hayata geçirilmesi için gerekli plan ve vizyona sahip olmadığını düşünüyor. Liderler, bireysel üretkenliğin getirisini tüm organizasyona yayma baskısı hissederken çalışanlar organizasyonların harekete geçmesini beklemiyor; yapay zeka kullanan çalışanların %78’i kendi yapay zeka araçlarını iş yerine getiriyor.

2. Yapay zeka çalışanlar için çıtayı yükseltiyor ve kariyer bariyerlerini yıkıyor

Work Trend Index Raporu yapay zeka çağında daha fazla çalışanın kariyer değişimine sıcak baktığını gösteriyor. İstihdam açığının bulunduğu pozisyonlarda yapay zeka yetkinliği yüksek adayların işe alınma şansı artıyor. Öte yandan liderlerin %55’i siber güvenlik, mühendislik ve yaratıcı tasarım gibi alanlarda açık pozisyonlara uygun adaylar bulabileceğinden şüphe duyduğunu ifade ediyor. Dünya çapında çalışanların %46’sı önümüzdeki sene içinde işinden ayrılmayı düşündüğünü belirtiyor ki bu 2021’den bu yana ölçülen en büyük artış olarak kayıtlara geçiyor. Liderlerin 3’te 2’si yapay zeka yetkinliğine sahip olmayan birini işe almayacağını söylerken; çalışanların sadece %39’unun şirketlerinden yapay zeka eğitimi aldığı görülüyor. Deneyimli fakat yapay zeka yetkinliği bulunmayan bir çalışan yerine daha az deneyimli fakat yapay zeka yetkinliklerine sahip bir çalışanı işe almayı tercih edeceğini söyleyen liderlerin oranı ise %71. Bu bakış açısı çalışanların bireysel çabalarıyla yetkinliklerini artırmaya gayret etmelerine neden oluyor. Son bir yıl içinde profillerine Copilot ve ChatGPT gibi yetkinlikler ekleyen LinkedIn üyelerinin sayısında 142 kat artış görülüyor. Teknik işlerde çalışmadığı halde yapay zeka becerilerini geliştirmek amacıyla LinkedIn’in eğitim programlarından faydalanan profesyonellerin sayısı ise %160 artmış durumda. Çalışanlarını yapay zeka araçlarıyla güçlendiren organizasyonlar en yetenekli çalışanları bünyesinde toplamayı başarıyor.

3. İleri seviye yapay zeka kullanıcılarının sayılarındaki yükseliş bize ne anlatıyor?

Araştırma, yapay zeka kullanıcıları arasında farklı profillerin olduğunu ortaya koyuyor. Şüpheciler nadiren yapay zekaya başvururken power user denilen ileri seviye kullanıcılar çok sık yapay zekaya başvuruyor. Şüphecilere kıyasla ileri seviye kullanıcıların yapay zeka ile gündelik iş akışını yeniden şekillendirdikleri ve günde 30 dakikadan fazla zaman kazandıkları görülüyor. Bu tip kullanıcıların %90’ı yapay zekanın üstlerindeki iş yükünü daha idare edilebilir seviyeye indirdiğini ve işi de daha keyifli hale getirdiğini dile getiriyor. İleri seviye kullanıcıların çalıştığı şirketin yönetimi tarafından yapay zekanın işini nasıl dönüştürebileceği konusunda teşvik edilme ihtimali %53 oranında artarken; şirketinden spesifik bir pozisyon için kişiye özel hazırlanmış yapay zeka eğitimi alma ihtimali de %35 oranında artıyor.

Work Trend Index Report ‘un tamamını incelemek için WorkLab’i ziyaret edebilirsiniz.

GoodWorks, Watsons Türkiye’nin yeni iletişim ajansı oldu

62 şehirde 400’e yakın mağazası ve 3.500’e yakın çalışanıyla Türkiye’nin önde gelen güzellik ve kişisel bakım zinciri Watsons Türkiye’nin yeni dönem iletişim çalışmalarını GoodWorks İletişim Ajansı yürütecek.

GoodWorks yeni dönemde Watsons’a stratejik iletişim, pazarlama iletişimi, medya iletişimi, etkinlik yönetimi, kriz iletişimi, iç iletişim alanlarında danışmanlık sunacak.

GoodWorks portföyünde Aktif Bank, Anadolu Sağlık Merkezi, Allu, Canon, Cimri, DESA Samsonite, Eczacıbaşı Evital, EY Türkiye, Gürmen Group (RAMSEY, KİP), HONOR, İELEV ve İELEV Eğitim Kurumları, Kedrion, Koroplast, Nestlé Kahvaltılık Tahıllar, Nestlé Çikolata ve Şekerlemeler, Perrigo, Porçöz, Sodexo Integrated Services, Tineco, Vorwerk, WarnerMedia Discovery (Cartoon Network, Cartoonito) ve World Medicine gibi markalar bulunuyor.

Tüm Mecra Ölçümleri için Ortak Endüstri Komitesi; “Medya Ölçüm Konseyi” Kuruldu

Türkiye’deki medya izleme ve araştırma metotlarında standart oluşturmak, yapılan araştırmaları, ölçümleri geliştirmek, güncel hale getirmek ve sektör ihtiyaçlarına göre yeni yöntemler önermek üzere Medya Ölçüm Konseyi kuruldu. Konsey, T. C. Ticaret Bakanlığı, Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) destekleriyle, Reklamverenler Derneği (RVD), Reklamcılar Derneği (RD), Televizyon İzleme Araştırmaları Anonim Şirketi (TİAK), Radyo Dinleme Hizmetleri Organizasyon Tanıtım ve Yayıncılık Anonim Şirketi (RİAK) katılımıyla ve aday üye olarak Reklam ve Pazarlama İletişimi Derneği (REPİD) beraberliğinde, 13 Haziran’da Dedeman İstanbul’da düzenlenen basın toplantısında bir araya geldi.

Reklamverenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Pura, RTÜK Başkan Yardımcısı Deniz Güler, Ticaret Bakanlığı Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel Müdürü Avni Dilber’in açılış konuşmalarıyla gerçekleştirilen törende Konsey kuruluş tutanağı imzalandı.

Medya Ölçüm Konseyi Başkanlığını Ahmet Pura üstlenirken, Başkan Yardımcılığını ilk yıl için RİAK A.Ş. Başkanı İlhan Uzundurukan, 2. yıl için TİAK A.Ş. Genel Müdürü Dursun Güleryüz üstlenecek. Yönetim Kurulu asil temsilcileri ise Ticaret Bakanlığı Reklam Kurulu Daire Başkanı Erdem Biçer, RTÜK Başkan Yardımcısı Deniz Güler ve Reklamcılar Derneği Başkanı Burcu Özdemir’den oluşuyor.

Medya Ölçüm Konseyi, medya ölçüm araştırmalarının geçerli, güvenilir ve etkili olması amacıyla süreçlerin ve etik ilkelerin belirlenmesine, şeffaf ve tutarlı metodolojiler sağlamaya odaklanarak, sektör genelindeki performans verilerinin standartlaştırılmasına, ölçülmesine ve analiz edilmesine katkıda bulunacak.

Televizyon, dijital, basın, radyo, ve açıkhava reklamcılığı da dahil olmak üzere tüm mecralarda izleyici erişimi ve medya performansına ilişkin doğru ve güvenilir verilerin sağlanması, ortak bir dizi kural ve ilkeye bağlı kalarak medya planlama, satın alma ve satış süreçleri için sağlam temelli pazarlama iletişimi stratejilerinin oluşturulabilmesi için kritik bir rol üstelenerek, sektörün sağlıklı büyümesini teşvik edecek olan Medya Ölçüm Konseyi,  şeffaflığı ve hesap verebilirliği sağlamak adına, standart ölçüm ve değerlendirme metodolojilerini oluşturmayı ve sürdürmeyi ilke edinecek.

Törenin açılış konuşmasını yapan Reklamverenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Pura; “Sektörümüz adına bugün tarihî bir adım atıldı”

Reklamverenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Pura; “2011 yılında 2. Reklam Sempozyumu’nun açılışında bahsettiğim 3 sektörel hayalimizden biri ve en önemlisi olan, tüm mecra ölçümlerinin tek çatı altında birleştirilmesi adına, bugün tarihî bir adım atıldı. Temel amacı, sektörün tüm tarafları için daha hesap verilebilir, şeffaf ve doğru medya ölçümü sağlamak olarak özetleyebileceğimiz Medya Ölçüm Konseyi’nin kuruluşu ile, bu hayalimizin gerçekleşmesi için artık tüm şartların konsensus içinde oluştuğunu söyleyebiliriz. Ayrıca teknolojik altyapı konusunda da üst düzey yeterliliğimiz var, TV ve radyo ölçümleri yolumuza ışık tutacak” dedi. Ahmet Pura sözlerine şöyle devam etti; “Dünyada neler oluyor diye baktığımızda; Dünya Reklamverenler Federasyonu’nun (WFA) organizasyonuyla, küresel markalar ve önde gelen reklamveren dernekleri tarafından koordine edilen, ayrıca reklam ekosisteminin önde gelen paydaşlarının konsorsiyumuyla hayata geçirilen “HALO” isimli sistemin, çapraz medya ölçümünde test aşamaları hızlandı. 2024 sonunda İngiltere’nin Reklamverenler Derneği ISBA’nın Orijin adlı projesinden ilk resmî verilerin alınması hedefleniyor. Ardından da ABD Ulusal Reklamverenler Derneği’nin (ANA) öncülük ettiği sistemden veriler gelecek. Bugün kuruluşuna, tüm paydaşlarımızla beraber şahitlik ettiğimiz Medya Ölçüm Konseyi’nin çalışmaya başlaması ile, en hızlı ilerleme kaydeden ülkelerden biri Türkiye olmalıdır. Medya Ölçüm Konseyi ile nevi şahsına münhasır bir Türkiye projesini hep birlikte hayata geçirmekten dolayı büyük mutluluk duyuyoruz.”

Konseyin kuruluşuna dair gerçekleşen imza töreninde konuşan RTÜK Başkan Yardımcısı Deniz Güler şunları söyledi; “Radyo ve televizyon yayıncılığını düzenleyen ve denetleyen kamu otoritesi olarak sahip olunan saygınlık, güvenilirlik ve şeffaflığı sürekli kılmak, yeni iletişim teknolojilerini sektöre kazandırmak misyonu ile “Yayın Hizmetlerinin İzlenme ve Dinlenme Oranı Ölçümlerinin Yapılmasına ve Denetlenmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik” 2012 yılında yürürlüğe girmiştir. RTÜK olarak ölçüm faaliyetlerinin, kamusal sorumluluk anlayışı kapsamında, geçerlilik, güvenilirlik, tutarlılık, tarafsızlık, veri gizliliği, güncellik, şeffaflık ve hesap verilebilirlik esaslarına göre gerçekleştirilmesi üzerinde hassasiyetle durmaktayız. Ülkemizdeki medya izleme ve araştırma metotlarında standart oluşturmak, yapılan araştırmaları ve ölçümleri geliştirmek, güncel hale getirmek ve sektör ihtiyaçlarına göre yeni yöntemler önermek üzere kurulan Medya Ölçüm Konseyi’nin sektöre büyük katkı sağlayacağı inancındayız.”

Ticaret Bakanlığı Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel Müdürü Avni Dilber; “Medya Ölçüm Konseyi’ ile de ülke ekonomisine pozitif katkı sağlanacağını düşünüyoruz”

Törende Medya Ölçüm Konseyinin kurulmasının sektör için yaratacağı faydaya değinen Ticaret Bakanlığı Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel Müdürü Avni Dilber; “2020 ve 2021 yıllarında gerçekleştirilen Reklam Konseylerinde alınan kararlar doğrultusunda dijital mecraları da kapsayacak şekilde medya ölçümlemelerinin tek çatı altında yapılmasına yönelik çalışmaların geldiği noktanın, tüketicilerimiz ve reklam sektörü için mutluluk verici olduğu kanaatindeyim. 2023 yılında 140 Milyar TL olarak ölçülen ve 2024 yılında da 200 Milyar TL‘yi aşması beklenen medya ve reklam yatırımları, oluşturulan bu yapı ile umarız ki çok daha yukarı seviyelere gelecektir.  Bakanlığımızca yürütülen çalışmalarla tüketicilerimizin doğru ve dürüst reklamlar ile karşılaşmaları sağlanırken aynı zamanda ülkemizde medya ölçümleri yapan kurumların sayısının artması için çalışan ve kurulacak yeni şirket veya meslek örgütlerinin önünü açan, araştırmaları ile dünya standartlarına ulaşması amacıyla çalışmalar yapan, ölçüm ve araştırma verilerinin sektör lehine etkili bir şekilde kullanılabilmesi için sektöre yönelik eğitim çalışmaları yürüten ‘Medya Ölçüm Konseyi’ ile de ülke ekonomisine pozitif katkı sağlanacağını düşünüyoruz.” diye konuştu.

Hedef: Tüm mecra ölçümlerinde şeffaflık için yüksek kaliteli endüstri standartlarını korumak

Reklam yatırım hacmi yüksek birçok ülkede bulunan, Türkiye’de Medya Ölçüm Konseyi adı altında ilk defa kurulan ve Ortak Endüstri Komitesi (JIC) adı verilen oluşumlar; reklamverenler, ajanslar ve medya sahipleri arasında şeffaflık için, medya araştırması ve izleyici ölçümünde yüksek kaliteli endüstri standartlarını korumayı amaçlıyor.

Medya Ölçüm Konseyi bünyesinde ölçümlerin, geliştirilen standartlara ve ilkelere uygun olarak yapılması amacıyla bir denetim sistemi de oluşturulacak. Denetim aşamalarına ilişkin, sektörde ortak kullanılacak ölçüm standartlarının belirlenmesi ve denetçi seçiminin yapılması, Konsey tarafından gerçekleştirilecek.

Şeffaflık konusunu öncelikli gündem maddesi olarak belirleyen Konsey ayrıca; Türkiye’de mecra ölçümü yapan kurumların sayısının artması için çalışmayı, kurulacak yeni şirket veya meslek örgütlerinin önünü açmayı ve ölçüm sistemine dahil olmaları için teşvik etmeyi hedefliyor.  Ölçüm sistemine yönelik olarak gerekirse yasal düzenlemeler için yetkili merciler nezdinde yeni mevzuat düzenlemeleri teklif edilmesi ve elde edilen verilerin güvenliği için farkındalık oluşturulması amaçlanıyor. Öte yandan, uluslararası kurum ve kuruluşlara üye olunması, bu kurumlarla iş birliği yapılması, araştırmaların ve metodolojilerin dünya standartlarına ulaşması konusunda da çalışmalar gerçekleştirecek.

LinkedIn 2024 Global Pazarlama İş Gücü Raporu: Sektörün Geleceğine Dair Önemli İçgörüler

LinkedIn’in yeni yayınladığı “2024 Global Pazarlama İş Gücü Raporu”, önümüzdeki yıl için pazarlama sektöründeki iş gücü eğilimlerine dair çarpıcı bilgiler sunuyor. Rapor; iş büyümesi, çalışma modelleri, aranan yetenekler, liderlik trendleri ve yapay zeka dönüşümü gibi kilit alanlara odaklanıyor.

Raporun öne çıkan bulguları şöyle:

  • Ekonomik belirsizlikler nedeniyle şirketler maliyetleri ve istihdamı kısmak zorunda kaldı. Buna rağmen sektörde özellikle sağlık, finans, teknoloji ve profesyonel hizmetler alanlarında iş ilanları artıyor.
  • Uzaktan çalışma trendi düşüşte. Hibrit ve ofis çalışması ön plana çıkıyor.
  • Pazarlamacılar için hem sol hem sağ beyin odaklı düşünme ve çalışma çok önemli hale geliyor. Sosyal medya, SEO, pazar araştırması, analitik, içerik üretimi gibi yetenekler öne çıkıyor.
  • Pazarlama liderleri daha fazla sorumluluk üstleniyor. Satış-pazarlama entegrasyonu, müşteri deneyimi, içerik stratejisi, dijital dönüşüm gibi alanlara odaklanıyorlar.
  • Pazarlamacılar yapay zeka yeteneklerini geliştirmeye hevesli. Özellikle içerik üretimi ve verimlilik için AI kullanımı artacak. LinkedIn Learning’deki AI kurslarına ilgi yüksek.

Rapor, pazarlama sektörünün değişen dinamiklerine ve gelecekteki iş gücü gereksinimlerine ışık tutuyor. Sektördeki profesyonellerin kendilerini bu yönde geliştirmeleri önem kazanıyor.

Raporun tamamını görüntülemek için linke tıklayınız.

Adjust mobil uygulama trendleri Türkiye raporu yayınlandı.

En son mobil uygulama trendlerinin ve karşılaştırmalı değerlendirmelerin yer aldığı Adjust mobil uygulama trendleri Türkiye raporu, hızlı eyleme dönüştürülebilir bilgiler sunuyor.

Lider ölçümleme ve analitik şirketi Adjust tarafından yayınlanan Türkiye mobil uygulama trendleri raporuna göre, indirimlerdeki önemli artış, artan tüketici harcamaları ve artan kullanıcı etkileşimi ile Türkiye’nin Mobil Uygulama Pazarı hızla büyüyor. Tüketici harcamaları bir önceki yıl 690 milyon dolar seviyesindeyken, bu rakam 2023’te 910 milyon dolara yükseldi.

Bu ivme, ülkenin gelişmiş mobil altyapısı ve akıllı telefonların benimsenmesindeki artıştan kaynaklanıyor; bu da Türkiye’yi küresel mobil pazarında yükselen bir güç merkezi haline getiriyor, geliştiriciler ve reklamverenlere erişimlerini genişletmeleri için fırsatlar sunuyor.

Adjust raporunda, Türkiye’de hızla gelişen uygulama kullanım alışkanlıkları inceleniyor.

Hızlı, eyleme dönüştürülebilir bilgiler arayan pazarlamacılar için özel olarak hazırlanan rapor, önemli kriterleri ortaya koyuyor ve en son trendleri öne çıkarıyor.

Raporun önizlemesi:

Türkiye uygulama pazarındaki en önemli trendlere kısa bir bakış.

  • 2022, 2023 ve 2024’ün ilk çeyreğinde, Türkiye’deki oyun oturum süreleri sürekli olarak hem küresel hem de MENAT ortalamalarını aştı.
  • Türkiye’deki finans uygulamaları, MENAT ortalamasını beş puan aşarak %22’lik 1.gün elde tutma oranına sahip oldu.
  • 2024 yılının ilk çeyreğinde, Türkiye’deki alışveriş uygulaması yüklemeleri bir önceki yıla göre %36, oturum sayısı ise %25 arttı.

Adjust’ın Orta Doğu, Türkiye ve Afrika Satış Direktörü Başak Zerman: “Türkiye’nin mobil ekosistemi, inovasyon ve büyümenin merkezi konumunda. Geniş fırsatlara sahip olan Türkiye pazarında başarının anahtarı, hızlı ve veriye dayalı kararlar almayı sağlayan yeni nesil analitiğin gücünden yararlanmaktan, yapay zeka teknolojileri ile kullanıcı deneyimini kişiselleştirmekten ve etkileşimi artırmaktan geçiyor.

Şimdi Adjust’ın hazırladığı Mobil Uygulama Trendleri: Türkiye indirin ve Türkiye’deki pazarlama stratejinizi güçlendirmeye başlayın.

İletişim sektörünün yeni dergisi PRTelegraph, yayın hayatına başladı!

İletişim ve halkla ilişkiler sektörünün yeni dergisi PRTelegraph, yayın hayatına başladı. Hope Alkazar ev sahipliğinde gerçekleştirilen lansmanla birlikte yayınlanan PRTelegraph, ilk sayısını iletişim sektörüyle buluşturdu. Lansmana sektör profesyonelleri, basın mensupları ve iş dünyasından önemli isimler katılım sağladı.

2019 yılında ‘’İyi İletişim Üssü’’ olma hedefiyle kurulan ve iletişim dünyasındaki gelişmeleri okuyucularıyla paylaşan Halklailiskiler.co, yayın yelpazesine PRTelegraph Dergisi’ni eklediğini duyurdu. İstanbul’un hareket alanı Hope Alkazar’da gerçekleştirilen lansmanda derginin Genel Yayın Yönetmeni Bilal Boğa, yeni yayının çıkış noktasını ve hedeflerini katılımcılarla paylaştı.

Sektörel gelişmeleri pazarlama dünyası ve iletişim profesyonelleriyle paylaşma misyonuna sahip olan dergi içeriğindeki özel röportajlar, dosya haber çalışmaları, basın bültenleri ve sektör profesyonellerinin görüşleriyle iletişim dünyasına derinlemesine bilgi sunacak.

Derginin ilk sayısında sektörün tüm dernekleri bir araya geldi

İlk sayısında; İDA Başkanı Özge Uzun ile bu yıl Türkiye’de gerçekleştirilmesi planlanan  ICCO Global Summit’e, TÜHİD Başkanı İpek Özgüden ile yeni yönetim dönemine ve Weber Shandwick ajansının Türkiye’deki 10 yıllık hikayesine yer verildi.

Kurumsal İletişimciler Derneği Murat Göllü, UNITE Edelman Başkan Yardımcısı Cem Arıdağ ve Brandfocus İletişim Ajans Başkanı gibi isimlerin yazar olarak yer aldığı sayıda iletişim ve iş dünyasının geleceğine değinildi.

Derginin lansman sayısında ayrıca Hope Alkazar Direktörü Bahar Turkay, halka arz iletişiminde uzmanlaşan Bahar Ünal ve Boyner’in IPRA ödülünü ülkemize getiren Yürüyen Basın Toplantısı projesinin yaratıcı ekibiyle röportaj gerçekleştirildi.

Yeni yayınımız sektöre ikinci armağanımız

Lansman etkinliğinde derginin hikayesine ve planlarına değinen PRTelegraph Genel Yayın Yönetmeni Bilal Boğa, “2019’dan bu yana Halklailiskiler.co ile sürdürdüğümüz içerik yolculuğumuza bugünden itibaren yeni bir hikayeyle devam ediyoruz. Dergimiz aracılığıyla iletişim dünyasındaki güncel ve öne çıkan konuları ele almayı, okuyucularımıza ve sektörümüze nitelikli içerik sunmayı amaçlıyoruz. PRTelegraph, sektördeki profesyonellerin yanı sıra mesleğimize ilgi duyan herkes için bir kaynak olacak. Dergimiz üç aylık formatta herkese açık şekilde yayınlanacak. Başta ekip arkadaşlarım olmak üzere dergide emeği geçen tüm sektör paydaşlarına, heyecanımıza ortak olan herkese ve etkinliğimizin ev sahipliğini yaparak bizleri ağırlayan Hope Alkazar ekibine çok teşekkür ederim.” dedi.

İlk sayısını yayına alan PRTelegraph’a www.prtelegraph.com web sitesi üzerinden erişilebiliyor.