12 Mayıs Pazartesi, 2025

Ad Net Zero Türkiye Lansmanı: Reklam Sektörü Sürdürülebilirlik İçin Güçlerini Birleştirdi

Share

Türkiye reklam ve pazarlama iletişimi sektörü, küresel iklim mücadelesine güçlü bir katkıda bulunmak için Ad Net Zero Türkiye’yi resmen hayata geçirdi. Reklam ve Pazarlama İletişimi Derneği (REPİD) öncülüğünde İstanbul’da düzenlenen lansman etkinliği, sektörün önde gelen temsilcilerini bir araya getirdi. Ajanslar, reklamverenler, medya planlama şirketleri ve yayın mecralarının üst düzey yöneticileri, bu tarihi adımda sürdürülebilir bir geleceğe yönelik ortak bir vizyon oluşturdu. 2020 yılında İngiltere’de başlayan Ad Net Zero girişimi, reklamcılık faaliyetlerinin karbon ayak izini sıfıra indirmeyi ve tüketicilerde sürdürülebilir davranışları teşvik etmeyi hedefliyor. Türkiye’de de bu küresel hareketin bir parçası olarak başlatılan Ad Net Zero Türkiye, işletme operasyonlarından prodüksiyon süreçlerine, medya yatırımlarından etkinliklere kadar beş ana eylem alanında karbon emisyonlarını azaltmayı amaçlıyor. REPİD Yönetim Kurulu ve Ad Net Zero Türkiye Başkanı Ahmet Pura’nın vurguladığı gibi, sektör sadece kendi karbon izini azaltmakla yetinmeyecek, aynı zamanda iletişimin dönüştürücü gücünü kullanarak geniş çaplı bir davranış değişikliği yaratacak. Peki, bu girişim Türkiye’deki reklam sektörünü nasıl dönüştürecek ve küresel iklim hedeflerine nasıl katkıda bulunacak?

Ad Net Zero Türkiye Neden Önemli Bir Adım?

Ad Net Zero Türkiye, reklam ve pazarlama iletişimi sektörünün iklim krizine karşı sorumluluk almasını sağlayan bir dönüm noktası olarak öne çıkıyor. Küresel çapta reklam sektörü, doğrudan karbon emisyonlarının yaklaşık %2’sinden sorumlu; ancak dolaylı etkileriyle bu oran çok daha yüksek. Türkiye’de başlatılan bu girişim, işletmelerin emisyonlarını azaltmaktan öte, sürdürülebilirlik odaklı kampanyalarla tüketici davranışlarını dönüştürmeyi hedefliyor. REPİD İcra Kurulu Başkanı Ali Fuat Orhonoğlu’nun belirttiği üzere, Ad Net Zero’nun destekçi ağı, küresel reklam yatırımlarının %50’sinden fazlasını kapsıyor. İngiltere’de sektörün %89’u, ABD’de ise %73’ü bilim temelli hedefler benimserken, Türkiye de bu doğrultuda örnek teşkil edecek uygulamalara imza atmayı planlıyor. Örneğin, optimize edilmemiş bir dijital reklam kampanyasının 5,4 ton karbon emisyonu ürettiği düşünüldüğünde, Türkiye’deki ajansların daha verimli medya planlama ve prodüksiyon süreçleriyle bu etkiyi azaltması mümkün. Lansman sırasında vurgulanan bu veriler, sektörün çevresel etkisini azaltma potansiyelini açıkça ortaya koyuyor.

Türkiye’de Ad Net Zero’nun Eylem Planı Nasıl Şekillenecek?

Ad Net Zero Türkiye, küresel programın beş ana eylem alanını benimseyerek sektörü karbonsuzlaştırmak için somut adımlar atacak: işletme operasyonlarında emisyon azaltımı, prodüksiyon süreçlerinin çevresel etkilerinin en aza indirilmesi, medya yatırımlarının sürdürülebilir hale getirilmesi, etkinliklerin çevre dostu düzenlenmesi ve tüketici davranışlarında olumlu değişim yaratılması. REPİD Sürdürülebilirlik Yürütme Kurulu Başkanı Ekin İlyasoğlu, geçtiğimiz yıl boyunca global Ad Net Zero ekibiyle koordineli bir şekilde hazırlandıklarını ve Türkiye’ye özgü bir yol haritası oluşturduklarını belirtti. Örneğin, bir Türk markası, karbon nötr bir dijital kampanya tasarlayarak hem emisyonlarını azaltabilir hem de çevre bilincine sahip tüketicilere hitap edebilir. Ayrıca, şeffaf raporlama ve ölçülebilir metriklerle ilerleyen bu girişim, 2030’a kadar emisyonları yarıya indirme ve 2050’de net sıfır hedefine ulaşma yolunda sektöre rehberlik edecek. Sosyal Medya platformlarında lansmanla ilgili yapılan paylaşımlar, Türkiye’deki reklam profesyonellerinin bu girişime büyük bir heyecanla katıldığını gösteriyor.

Reklamcılığın Dönüştürücü Gücü Sürdürülebilirlik İçin Nasıl Kullanılacak?

Ad Net Zero Türkiye, reklam sektörünün yalnızca kendi operasyonlarını değil, aynı zamanda toplumu dönüştürme gücünü de kullanmayı hedefliyor. Ahmet Pura’nın lansmanda altını çizdiği gibi, reklamcılığın yaratıcı potansiyeli, tüketicileri daha sürdürülebilir seçimlere yönlendirmede kilit bir rol oynayabilir. Örneğin, bir gıda markası, çevre dostu ambalaj kullanımını vurgulayan bir kampanya ile hem marka algısını güçlendirebilir hem de tüketicilerde farkındalık yaratabilir. Bu tür projeler, Türkiye’deki markaların hem yerel hem de küresel pazarda rekabet avantajı kazanmasını sağlayabilir. Ayrıca, Ad Net Zero’nun küresel ağı, Türkiye’deki ajanslara ve reklamverenlere uluslararası iyi uygulamaları öğrenme ve kendi yenilikçi çözümlerini paylaşma fırsatı sunuyor. Sektör, bu girişimin rehberliğinde, iklim krizine karşı mücadelede öncü bir rol üstlenerek Türkiye’nin 2053 net sıfır emisyon hedefine katkıda bulunabilir.

Merak Edilenler ve Yanıtları

  • Ad Net Zero Türkiye nedir?
    Reklam sektörünün karbon emisyonlarını azaltmayı ve sürdürülebilir davranışları teşvik etmeyi amaçlayan küresel bir girişimin Türkiye ayağıdır.
  • Hangi alanlarda faaliyet gösterecek?
    İşletme operasyonları, prodüksiyon, medya, etkinlikler ve davranışsal değişim olmak üzere beş ana alanda çalışacak.
  • Türkiye’deki hedefleri neler?
    2030’a kadar emisyonları yarıya indirmek ve 2050’de net sıfır hedefine ulaşmak için sektöre liderlik etmek.
  • Bu girişim markalara ne kazandırır?
    Çevresel etkiyi azaltırken, sürdürülebilirlik odaklı kampanyalarla tüketici güveni ve rekabet avantajı sağlar.
-Reklam-

Daha Fazla İçerik

-Reklam-

Güncel Haberler